image

PeyamaKurd- HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Türkiye’de katıldığı bir televizyon programında, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Sancar, HDP’nin PKK ile eşdeğer görülmesi konusuna dair de açıklamalarda bulunarak, PKK ile bir bağlantılarının olmadığını söyledi.

Canlı yayın konuğu olarak katıldığı programda, yöneltilen soruları cevaplayıp gündemi değerlendiren HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar,

"Şu anda HDP eğer gerçekten onların dediği gibiyse, bu kadar teveccüh ve kabulü nasıl görsün? Herkes şunu görüyor: 8-10 milyon civarında oy bandı arasında oynuyoruz. Türkiye'yi bölmek isteyen 10 milyon insan mı var, hayır." ifadelerini kullandı.

“PKK ile bir bağımız yok!”

Sancar, HDP'nin Türkiye'nin bütünlüğü içinde demokratik çözüm için kararlı yürüyüşünü sürdürdüğünü söyleyip, PKK ile bir bağının olmadığını belirterek açıklamalarına şöyle devam etti:

"Sistematik bir psikolojik savaş yürütülüyor. Bundan etkilenenler elbette olacak ama düşünün ki bundan birkaç yıl önce önyargı daha fazlaydı. Şimdi ise iktidarın söylemlerine kulak asanların sayısı günden güne çok azaldı.

Bizim başka bir örgüt ile de PKK ile de bir bağımız yok, bunu defalarca söyledik. Kararlarımızı kendimiz alıyoruz. Keşke bir gün parti meclisi toplantımıza veya bir MYK toplantımıza gelseniz, 7 saatten aşağı süren toplantımız yok.  Türkiye'nin en kalabalık parti meclisine sahibiz.

“Anayasa Mahkemesi, iddianameyi geri gönderdi”

HDP’nin kapatılması için Anayasa Mahkemesine sunulan iddianameye dair de konuşan Sancar,

“Her şey toplantıda enine boyuna tartışılıyor. Bizi izlediklerinde kimsenin şüphesi yok. Bize kapatma davası açtılar, Anayasa Mahkemesi iddianameyi geri gönderdi 'Bu ne rezalet?' dercesine.”

“Büyük bir kesim, ikna olmuş”

Mithat Sancar, konuşmasının devamında, “Bütün bunlar ortadayken bize artık bu soru sorulmuyor. Çünkü HDP demokratik siyasette bütün saldırılara rağmen ısrar ediyor. Türkiye'nin bütünlüğü içinde demokratik çözüm için kararlı bir yürüyüş sürdürüyor. Bu konuda en ufak bir tereddüt yok, epeyce bir kesim buna ikna olmuş durumda. İkna olmayan kesimlere kendimizi anlatmak bizim görevimizdir." ifadelerini kullandı.